Kayıtlar

Aralık, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Hangisini daha çok beslersen o kazanır.

Resim
31 Aralık 2018, 23:08    Yıl sonu. Toplamak, toparlanmak lazım. Umut, en karanlıkta bile aydınlatır en azından bir yerleri. En büyük günah, sarhoş olmak değil, sarhoş olup da anlatmamak. Allah Allah da, kullar yavşak. Kesinliği bilemem ama her şeyi anlamasından çok emin olabilirim. Sadece dışına çıktığında görebiliyorsun her şeyi. Öğreniyorsun bazı şeyleri, bedeli çok ağır oluyor ama.    Yalancı, hırsız bir kadını öğreniyorsun. Kafası en yakın arkadaşlarının dedikodusunu yapmak ya da sadece işinden, hayatından şikayet etmekten başka bir şey üretemeyecek kadar boş bir kadını öğreniyorsun. Kocasının yüzüne bakmazken, yanında başka erkeklere yavşayacak kadar alçak bir kadını öğreniyorsun. İğreniyorsun, kusuyorsun. Koca bir seneni aptal, boş bir insana ve çevresine harcıyorsun. Hırsızlığı cebindeki her şeyi götürüyor. Alçaklığına acıyorsun sadece, üzülüyorsun. Diyebileceklerin bile bir yere kadar. Unutuyorsun, güzel şeyler çoktan gitmiş oluyor ama kalan kötülerin de fazla zamanı yok.  

Telekız Trafiği

Resim

A B C

Resim
21 Aralık 2018, 22:21    Keşke anlatabilsem. Ne kadar ağır olduğunu, nasıl zorlandığımı. Biraz anlatabilsem de, hafiflese. Gülebilsem biraz, kaçabilsem. Hayatımın neresinden tutsam avucumda küller. Uzaklara gidebilsem, çok uzaklara. Başka şehirlere, belki hiç tanımadığım insanlara. Sussam, bir daha hiçbir şeyi bir kimseye anlatmasam. Yaşananların zamanında içinde olabilsem. Dünü hatırlayıp depresyona girmesem, geleceği düşünüp kaygılanmasam.    Nefretin yol alması için aşka izin vermen gerekiyor önce. Hiç düşünmemekten öte un ufak parçalamak gerekiyor. Yüzleri, söylenenleri, dokunuşları bile harflerine ayırmak gerekiyor. Hiç olmasaydı keşke demek çaresizlik.    Bildiğimde de aptaldın, farkında olmadan aptal öleceksin.    Hangi birini düzeltiyim ki ben. Her yanlışımızın bedelini ödemek zorunda mıyız? Tek bir kişi bir kereliğine bile idare edemez mi bizi? Hayaller mi imkansız, gerçekler mi yoksun?    Yoksun.    Fazlaca kişiyi sen sandım.    Zaten yok, bir de sen yoksun.

İngiltere'de Çay Vakti

Resim
6 Aralık 2018, 22:11    Boşuna...    Konuşmak boşuna, anlatmak, dinlemek. Aynı yatakta sabah beraber uyanmak boşuna. Her şeyi ilk ona anlatmak istemek boşuna. Yanında ağlamak, saatlerce izlemek.    Güvenmek. İnanmak.    Hepsi boşuna.    Bir tek sevmek gerçekti, artık o da boşuna.    En baştan başla, kendini anlat, onu tanımaya çalış. Gülüşüne alış, zamanla aşık ol. Düşündüklerini anlamaya çalış, ne isteyeceğini bilmeye başla. Yanında rahat hisset, uzağında özle. Geleceğinizi hayal et, planlar yap. Ona göre düzenle hayatını, onsuz düşüneme. Güzel şeyler anlat, etkilenmesini bekle. Yeni yerler keşfet, yeni insanlar tanı. Seviş, rahatlıkla. En güzel sevişmen olmasını iste. Arzula, aşık ol bedenine. Nelerden hoşlandığını keşfet, gözlerine bakınca anla ne istediğini. Sana hayran olmasını bekle, iste.    Ne gerek var?    NE GEREK VAR?    İnanır mısın tekrar en baştan?    Bir sevmek vardı.    Artık o da boşuna...

Gofret virali

Resim
2 Aralık 2018, 23:20    Dün öğlen saatlerinde son bir defa daha nefes alamadı dedem ve öldü. ALS hastalığı tüketti ciğerini ve sürekli "keşke bir kereliğine rahatça bir nefes alabilsem" dedi günlerce.    Tabutunun başında cenaze namazının kılınmasını beklerken hastalığında ki çökmüş hallerini hatırlayamadım. Çocukluğumda bize her gelişinde Ülker Çikolatalı Gofret getirdiği zamanları, bana her zaman " koçum" diye seslenişini, akşam oturmalarında "Aslanım eller eller, kokuyor güller güller..." diye türkü söylemesini ve sigaraya başladıktan sonra karşılıklı sigara içişimizi hatırladım.    Annem ise tabutuna sarılıp "Seni hiç görmemişim gibi oldum, keşke bir daha görebilsem babam, vay babam." diyerek ağladı.    Ölümü bu yaşıma kadar görmemiştim ben, morga girip cesedini gösterdiklerinde fark ettim. Ruhsuz, ölü bir bedenin nasıl olabileceğini ilk defa gördüm. Uyku gibi değil asla, hissediliyor.    Dedem öldü ve ben sadece iki kere "Seni çok