Geçmişe ulaşıp kendi ellerinden tut, kendi gözlerine bak ve fısılda; mal.

 12.06.2020 22:43

    O kaktüsler büyüdü biliyor musun? İlk gördüğünde nasıl da hoşuna gitmişti. Aradığın her şeyi bulduğunu zannediyordun biliyorum. Sonunda hep istediğin olacak gibiydi. Başka bir şehir, yeni insanlar, yeni bir hayat.

    Gecenin geçine kadar konuşur, sabahın da erkeninde kalkar işe giderdin. Hayal kurardın, kurtarıyordun birini. Sadece dünü değil, tüm geçmişi kapatıyordun. Zorda kaldığından yalnız hissetmeyecektin, biri anlıyordu seni, güveniyordun, güveniyordu. Seviyordu, sevecektin, daha da, daha da...

    Biliyorum, inanıyordun buna, her şeye. İlk defa "acaba" dediğinde nasıl hissettiğini de hatırlıyorum, onun fotoğraflarını çektiğinde, sanki bir şeyi ölümsüzleştirdiğini düşünerek nasıl mutlu olduğunu da.

    Kızmıyorum sana,

    Keşke bu kadar anı bırakmasaydın bana, iyileri de, kötüleri de. Birden aklıma geliyor, rahatlıyorum, sinirleniyorum. Bazen de duruyor zaman, bazen oradayım sanki. Umutlu, bazen de mutsuz.

    Kızmıyorum sana İsmail.

    Neye inandıysan onu yaşadın, neyi bildiysen onu yaptın sadece.

    Olsun, neye inandıysan yanlıştı, hiçbir şey bilmiyordun.

    İnanmamayı öğrettin, bilemeyeceğini gördüm.

    Kızmıyorum sana, bazen özlüyorum sadece...

geçmişteki kendini özlemek


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar